- Anasayfa
- Aleyna Gürsoy
19 MAYIS
Bir ses yükseliyordu Samsun yakınlarından:
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!” diyordu… Bir bağırış duyuluyordu Anadolu’dan “Ya istiklal, ya ölüm!” diye haykıran.İşte bu asil konuşmadır beni her 19 Mayıs‘ta bir kez daha coşturan… Umutlar tükeniyordu. Artık Türk Milleti bir şeyler yapmalıydı. İşte o zaman konuştu Mustafa Kemal: “Eğer bu millet esir yaşayacaksa ölsün daha iyidir” diyerek Samsun’a ayak bastı. İnsanların özgürlüğe kavuşmasını sağlamak için bir umut olarak gitti. Anadolu’ya geçip, işgaller ve özgürlük mücadelesi hakkında halkı bilgilendirdi. Bağımsızlık mücadelesinin meşalesini yaktı. Türk halkını etrafına topladı ve özgürlük mücadelesinin önderliğini yaptı.
Amasya, Erzurum ve Sivas’ta kongreler toplandı sırasıyla, bütün ülkeye haberler salındı, milli mücadele ülkenin dört bir yanına yayıldı.
TBMM kuruldu sonra, halkın iradesi üstün kılındı. Mustafa Kemal’in önderliğinde bir bütün oldu Türk Milleti, varını yoğunu ortaya koydu, canını verdi ama vatanını vermedi. Topraklarının işgal altında bırakılamayacağını tüm dünyaya gösterdi. Mustafa Kemal’in zekası ve liderliğiyle, Türk Milleti’nin fedakarlığıyla özgürlüğünü kazandı bu vatan Türk insanının makus talihinin değiştiği, kurtuluş savaşının başladığı gündür 19 Mayıs.
Türk Milleti’nin, kendisine vurulan prangaları parçaladığı tarihtir.
Mustafa Kemal, 19 Mayıs‘ı çok önem verdiği Türk gençliğine emanet etmiştir. Binlerce şehit verilerek, yokluk ve imkansızlıklar içinde kurulan Türkiye Cumhuriyetini, Türk gençliği olarak sonsuza kadar korumalı ve gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmalıyız.
ALEYNA GÜRSOY