Bu haber 309 kere okunmuş. 27/11/2021

Paylaş Tweetle Paylaş Yorum Yap

Genelde 65 yaş üzeri olan kesim, 2. Dünya Savaşı yıllarının yokluk fakat paylaşım eldeki imkanlara saygı duyan, tahsil yılları minimumda olan fakat geleneksel adetlere, kanaatkar ve saygısı ile kurallara biz merkezli dikkat eden bir toplum diye kendi yaşantımdan biliyorum. (En azından anılarımda ön planda)

Osmanlı tarihimiz Dede korkut masalları. Nasrettin Hoca esprileriyle büyütülürken paylaşımı ve araştırmayı öğrendik. Hatta M.Ö.563 yılları arasında Hindistan da yaşadığı tahmin edilen Ruhani öğretmen Budizm kurucusu BUDA GOTOMA nın birçok öğüt sözlerinden biri dün gibi aklımda;

ADAMIN BİRİ BUDA’YA “BEN MUTLULUK İSTİYORUM” DEMİŞ

BUDA CEVAP VERMİŞ, “ÖNCE BEN’İ YOK ET. O EGODUR, BENCİLLİKTİR. SONRA “İSTİYORUM’U YOK ET. ODA NEFİSTİR… ŞİMDİ BAK BAKALIM GERİYE SADECE MUTLULUK KALDI.” DEMİŞ.

AB ÜLKELERİNDE 65 YAŞ İÇİN YAPILAN BİR ANKET SONUCU NE HOŞ:

1-Bir kişinin en üretken yaşı 60-70 yılları arasındadır.

2-Nobel Ödülü kazananların yaş ortalaması 62 dir.

3-Dünyanın en büyük 100 Şirket Yöneticisinin yaş ortalaması 63 tür.

4-60 yaşında duygusal olgunluk zirvesine ulaşılır ve 80 yaşına kadar devam eder.

5-ABD deki 100 kilise de yönetim papazlarının yaş ortalaması 71 dir.

6-BAK BURASI ÇOK ÖNEMLİ: 60 YAŞINDAN İTİBAREN VÜCUT BEYNE SU İHTİYACINI İLETMİYOR. GÜNDE EN AZ 1.5 LİTRE SU İÇMEYENLER ZAYIFLIYOR VE ALZHEİMER HASTALIĞININ KURBANI OLUYORLAR

Osmanlı dönemi “Ormanlarımdan bir dal kesenin başını keserim” diye kanun çıkarmış, Kıyamet günü dahi ağaç dikiniz diye inançlı bir yaşlı kesim, birden bire Okumuş tahsilli veya yeni genç nesle nazar değdi. Yeşil alanlar hızla yok olup beton ile yer değiştiriyor veya diktiği ağaç görüntüsüne mani oluyor veya aracını, çevreyi yapraklarıyla kirletiyor diye kesmeyi tercih ederken doğa dengesinin bozulduğunu fark etmiyor. Komşuluk ve komşu hakkı denilen bir kavram vardı. Hayvana sevgi ilgi vardı, yerini şiddet aldı, doğaseveriz diyor Piknik yaptığı çöpleri doğada terk ederken utanmıyor, KÖRLER VE BİZ FIKRASINI HATIRLAMIYOR:

Vakti zamanında gözlerini kaybeden yaşlıları bir adada toplamışlar. Guruptan biri kuralların dışına çıkarak “Nasıl olsa hepimiz körüz nereden anlayacaklar deyip doğal ihtiyacını oracıkta halletmiş… Kokuyu duyan diğer ihtiyaç sahipleri ne güzel yakınımıza yeni ihtiyaç yeri açmışlar deyip kokuyu duyan orasını ihtiyaç bölgesi halene getirmiş” Tabi bunu piknik çöplerimizi bırakıp gittiğimizde ikinci kişinin de aynı yeri kullanacağını düşünmemiz gerekir diye hissedelim. YOKSA KULLANDIĞIN BÖLGEYİ NASIL GÖRMEK İSTİYORSUN ÖYLE BIRAK kelimelerinin arkasına saklanmayalım.

Son olarak ta dünyanın virüs günlerindeki kuralları halen anlamak istemeyen bir kesimle huzursuz günler yaşıyoruz. MASKE TAKMAYI SADECE CEZA PARASI ÖDEMEMEK İÇİN DÜŞLÜYOR. Görüntüde maske var, kolunda, çenesinde, saçında olması önemli değil var-ya… Birde kaç günlük ne kadar kirli önemli değil,, Mazerette hemen hazır. Benden bir şey olmaz veya nefes alamıyorum ne yapayım. v.s. BELKİ TAŞIYICI DURUMDA VE KUL HAKKI OLARAK CİNAYET İŞLİYOR. BU KADAR SAĞLIKÇI PERİŞAN İSYAN EDİYORLAR KULAKLARI HİÇ DUYMUYOR… ŞAKA GİBİ.

BAKIN BAKALIM BU ŞİİR GÖNLÜNÜZDE YER EDECEK Mİ?

Yaşam bir hayat dersi değil, bir akıl halidir.

Yıllar cildi buruşturabilir, ancak HEDEFLERİN BİTİŞİ, HEYECAN YOK OLURSA gerçek buruşma ve ruh ihtiyarlığı başlar,

-- -İnsan kendine güvendiği kadar, Umutları, hayalleri kadar GENÇTİR, Korkuları kadar, bezginlikleri kadar YAŞLIDIR

---- Sonuçta insanları gerçek yaşlandıran neden İDEALLERİN BİTMESİDİR.

---- İnsanlar yaşadıkları takvim yılına göre yaşlandıklarını sanırlar

--- Oysa, yaşamadıkça, yaşlı olmaya karar verdiklerinde YAŞLANIRLAR... İsmet Metin

HAŞMET DEMİRBİL