Namaz Vakitleri
Görüntülenen Şehir:   Loading
Puan Durumu Loading
Gazeteler
  • Akşam Gazetesi
  • Bir Gün Gazetesi
  • Bugün Gazetesi
  • Cumhuriyet Gazetesi
  • Dünya Gazetesi
  • Fanatik Gazetesi
  • Fotomaç Gazetesi
  • Güneş Gazetesi
  • Haber Türk Gazetesi
  • Hürriyet Gazetesi
  • Millî Gazete
  • Milliyet Gazetesi
  • Posta Gazetesi
  • Radikal Gazetesi
  • Sabah Gazetesi
  • Sözcü Gazetesi
  • Star Gazetesi
  • Takvim Gazetesi
  • Taraf Gazetesi
  • Türkiye Gazetesi
  • Vatan Gazetesi
  • Yeni Akit Gazetesi
  • Yeni Asta Gazetesi
  • Yeni Şafak Gazetesi
  • Zaman Gazetesi

EMEK PARTİSİ EDREMİT BELEDİYE BAŞKAN ADAYI AHMET DEMİREL’DEN BASIN AÇIKLAMASI

Bu haber 395 kere okunmuş. 20.02.2024 Salı 20:47

Emek Partisi Edremit Belediye Başkan Adayı Ahmet Demirel ve Belediye Meclis Üyeleri geçtiğimiz gün başvurularını yaparak belgelerini Seçim Kuruluna teslim etti. Emek Partisi Edremit Belediye Başkan adayı Ahmet Demirel yaptığı basın açıklamasında, “Basına ve kamuoyuna; Demokratik Halkçı Belediyecilik İçin Birleşelim. Değerli Edremitliler; Enflasyonun, hayat pahalılığının yaşamımızı her geçen gün biraz daha zorlaştırdığı günlerden geçiyoruz. Emekçilerin,çalışanların, emeklilerin açlık sınırında bir ücrete mahkum edildiği, paradan para kazananların, bankaların,yandaşların, tekellerin büyük şirketlerin kârlarını katladığı bir süreçten geçiyoruz. Son olarak Erzincan İliç’te yaşanan ve göz göre göre gelen maden faciası ve işçi katliamı ülkemizin karşı karşıya olduğu rejimin niteliğini göz önüne seriyor. İliç’ten Kazdağlarına, Karadenizden Toroslara ülkemizin yeraltı ve yerüstü kaynakları emperyalistlere ve onların yerli işbirlikçilerine peşkeş çekiliyor. Sömürge madenciliği topraklarımızı, doğamızı, emeğimizi, kanımızı emiyor, zehirini ülkemizin her yanına saçarak kazançlarını katlayarak faaliyetlerini sürdürüyor. Geçen hafta meclise getirilen maden yasasıyla emperyalist şirketlerin yağmasının önü sonuna kadar açılmak isteniyor. Biz Emek Partisi olarak İliç’te hayatını kaybeden işçilerimizin ailelerine başsağlığı diliyor, katliamın sorumlularının yakasını bırakmayacağımızı ifade ediyor, emperyalistleri ve işbirlikçilerini ülkemizden kovana kadar mücadeleye devam edeceğimizi belirtmek istiyoruz. Tek adam rejiminin uyguladığı ekonomi politikaları emekçilerin belini bükmeye devam ediyor. Çalışanların, emeklilerin,yoksul köylünün yaşamını sürdürmesini kolaylaştıracak politikalar bir yana;Tek adam rejimi açıkladığı Orta vadeli program ve 12. kalkınma planı ile ilan ettiği gibi sermayeyi sonuna kadar destekleyecek, ekonomik krizin bütün yükünü de çalışanlara,yoksullara yükleyecek bir planı yeniden hayata geçiriyor. 2024 yılını da artan vergiler, yeni zamlar, hayat pahalılığı ve yoksullukla karşılıyoruz. İşçi sınıfının ve emeklilerin hayat pahalığına, yoksulluğa karşı mücadelesini de bastırmak isteyen Tek adam rejimi;komşulara yönelik saldırgan,savaşçı, operasyoncu bir tutum alırken,içeride de şovenizm, milliyetçilik ve ırkçılığı kışkırtarak baskı ve zorbalık politikalarını sürdürüyor. Anayasa mahkemesi kararına rağmen seçilmiş milletvekili Can Atalay hapiste rehin olarak tutulmaya devam ediliyor. Türk Tabipleri Birliği merkez konseyi bir darbeyle görevden alınarak yerine kayyum atanıyor. Anayasal hak olan sendika seçme özgürlüğünün tanınmadığı gibi,hükümet ve yerel iktidar güçleri patronun isteği ile Türkiye’nin dört bir tarafında direnen işçiler üzerinde tam bir zorbalık ve baskı uyguluyor. Deprem gerçeği; yaklaşmakta olan yerel seçimlerde halka karşı bir şantaj, korkutma pazarlık konusu haline de getirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hatay'da yaptığı "merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay'a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı. Hatay masum kaldı" açıklaması bir seçim şantajıdır. Bir deprem ülkesi olan Türkiye; önceliği kâr ve rant olan sermaye iktidarları tarafından yönetildikçe doğal afetler büyük bir yıkımla yaşanmaya devam edecektir. Bilim insanları yeni depremlerin kapıda olduğuna da işaret ediyorlar. Buna rağmen iktidar hiçbir önem almamaya devam ediyor. Bilim insanlarının önerileri dikkate alınmalı, kentsel dönüşüm rantsal dönüşüm olmaktan çıkarılarak halk için depreme dirençli konutlar yapılmalı, deprem toplanma alanları oluşturulmalı, acil ve hızlı müdahale için ekipmanlar ve ekipler hazırlanmalı, bir doğal afeti katliama çeviren politikalardan vazgeçmeli 'rezerv alan yasası' da iptal edilmelidir. Anayasa ve yasaların ayaklar altına alındığı her türlü demokratik hakkın yok sayıldığı ve faşizm yolunda hızla yol alınan bir süreçte; 2024 yılı 31 Martında yerel seçimler yapılacak. Hak, hukuk ve adaletin yok sayıldığı böyle bir ortamda yerel seçimlere nasıl hazırlanacağız. Edremit ilçemiz; altyapı sorunları, çevre sorunları, kanalizasyon, arıtma sorunu, zeytinlik alanların ve doğal alanların yapılaşmaya ve yağmaya açılması, plansız kentleşme sonucu derelerimizin, denizimizin hızla kirlenmesi gibi yüzlerce sorununa çözüm bekliyor. Bugüne kadar şu veya bu vaatlerle iş başına gelen yönetimler bu sorunları çözmek bir yana daha da ağırlaşmasına yol açtı. Bugüne kadarki belediyecilik anlayışı rantçı, ihaleci, burjuva belediyecilik anlayışı oldu. Gerçek bir belediyecilik için, demokratik ve halkçı bir belediyecilik için; halkın kaderine el koyması, örgütlenerek belediye yönetimine taraf olması ve sokak sokak, mahalle mahalle halk örgütlenmesini kurarak sorunlarının takipçisi ve belediyenin gerçek anlamda denetçisi olması gerekir. Taleplerimizi gerçekleştirebilmemiz için örgütlü güç haline gelmemiz gerekir. Seçimlerden önce bize verilen sözlerin yerine getirilmesini denetleyecek olan güç halkın kendi gücüdür. Edremit'te bugüne kadar olmayan şey budur. Mahalleden başlayarak talepleri etrafında örgütlenen, sokağının, mahallesinin ve kentinin sorunlarını bilen, bu sorunlar etrafında toplanan, karar alan ve bu kararların hayata geçmesi için örgütlü gücü ile belediye yönetimine katılan bir anlayış gerçek anlamda demokratik halkçı bir belediyecilik anlayışıdır. Denizlerimize, kıyılarımıza,mesire alanlarımıza,derelerimize, zeytinliğimize, havamıza, suyumuza göz koyanları birlikte, örgütlü bir mücadeleyle durdurabiliriz. Edremitte halkın kullanımına açık tek mesire alanı olan Şahinderesi Kanyonu birilerine peşkeş çekilmek isteniyor. Avcılardan Güreye kadar olan bölgede yıllardır kanalizasyon sorunu,altyapı sorunları devam ediyor. Akçay Sulak Alanı yapılaşmaya ve ranta açılmak isteniyor. Yine bu hafta meclis gündemine gelen "maden yasası" ile Kazdağları ve zeytinlik alanlar sermayeye peşkeş çekilmek isteniyor. Doğaya ve insanımıza değer vermeyen,her şeyi meta olarak gören mevcut belediyecilik anlayışına karşı emekten ve halktan yana bir belediyecilik için halkımızın oluşturduğu birlik, dayanışma ve mücadele platformlarını, ekoloji örgütlerini, emekten yana kitle örgütlerini birleşmeye ve güç vermeye çağırıyoruz. Halkçı belediyecilik; ancak halkın örgütlü gücü ve örgütlü katılımıyla mümkündür. Güveneceğimiz tek güç halkın gücüdür. Halkçı belediyecilik sadece çöp toplama hizmeti ile kendini sınırlayan bir belediyecilik değildir. Eğitim, sağlık,ulaşım, barınma, ekoloji, kadın- çocuk hakları, engelli hakları, emeğin örgütlenmesi ve hakları, halk sanatı,halk kültürü gibi toplumsal yaşamın bütün alanlarında ilerici demokratik bir anlayışla halkın taleplerini önceleyen bir belediyecilik anlayışıdır. Rantçı, ihaleci, yağmacı, yandaş kayırıcı burjuva belediyecilik anlayışına karşı, halkın yönettiği halkın denetlediği demokratik halkçı belediyecilik için güçlerimizi birleştirelim. Edremit'in her Mahallesi'nde bütün halkın katılımıyla yapacağımız toplantılarda kentimize ilişkin aldığımız kararların hayata geçirilmesi için; seçeceğimiz komitelerle kentimizin yönetimine ortak olalım. Halkımız seçeneksiz değildir. Emek Partisi olarak halkın yönettiği, halkın denetlediği bir belediyecilik için; kâr değil toplumsal yarar amaçlı üretim ve hizmet için; sosyal belediyecilik için; insanın ve doğanın hizmetinde kent planlaması için; halkın çıkarları, birliği ve kardeşliği için Belediye Yönetimine adayız. 28 Ocak'ta yapılan "Edremit Yerel Yönetim Çalıştayı" sonucunda oluşturulan "Kent Sözleşmesi" belediyecilik anlayışımızın ilanıdır. Halkımızı rantçı, yağmacı, müteahhit belediyeciliğe karşı, emekten yana halkçı belediyecilik için birleşmeye ve mücadeleye çağırıyoruz.” Dedi.

YorumlarBu habere hiç yorum yapılmamış     'İLK YORUMU SEN YAP'

Adınız Soyadınız:

E-Postanız:

Yorumunuz:

6 + 8 = ?