Namaz Vakitleri
Görüntülenen Şehir:   Loading
Puan Durumu Loading
Gazeteler
  • Akşam Gazetesi
  • Bir Gün Gazetesi
  • Bugün Gazetesi
  • Cumhuriyet Gazetesi
  • Dünya Gazetesi
  • Fanatik Gazetesi
  • Fotomaç Gazetesi
  • Güneş Gazetesi
  • Haber Türk Gazetesi
  • Hürriyet Gazetesi
  • Millî Gazete
  • Milliyet Gazetesi
  • Posta Gazetesi
  • Radikal Gazetesi
  • Sabah Gazetesi
  • Sözcü Gazetesi
  • Star Gazetesi
  • Takvim Gazetesi
  • Taraf Gazetesi
  • Türkiye Gazetesi
  • Vatan Gazetesi
  • Yeni Akit Gazetesi
  • Yeni Asta Gazetesi
  • Yeni Şafak Gazetesi
  • Zaman Gazetesi

BİR ÖYKÜDÜR TİYATRO

Bu haber 471 kere okunmuş. 01/08/2022

4. sınıfta yılsonu gösterilerinde “fındık faresi” adlı monologla ilk defa sahneye çıkmıştım. Çok heyecanlanmıştım bir o kadar da hevesli olduğumu hatırlıyorum. Yıllar geçmesine rağmen hâlâ unutmamış olmayışıma şaşırıyorum. Bomboş bir sayfaydı hayatımız, zaman; bazen karalama yaptırdı bazen de dünya da yapılmamış resimler çizdirdi bize. Aslında ikisi de bizdik. Yazan da çizen de… İçinde bulunduğumuz duruma göreydi dünyadaki oyunumuz, uzaktan izlemek gerekiyor hayatı yaptıklarımızı…

Açılsın perde başlasın oyun! İzlerken düşündürür adamı, bitince yaşamı sorgulatır tiyatro. Tiyatro deyince akla perde,  sahne, kostüm, eğlence, seyirci gelir elbet?  Ya efsane oyuncular Yıldız Kenter, Haldun Dormen, Nejat Uygur, Erol Günaydın, Gazanfer Özcan ve niceleri Türk tiyatrosunun gelişimi için emek verdiler. Elinde zili çalarken çıngır çıngır kulaklarımızda sesi, sahnede kahkahasıyla Adile Naşit’i kim bilmez.

Bir tiyatro eseri sahnelendiğinde seyirci ile doğrudan bağlantıya geçersiniz.  Doğrudan aktarım vardır tiyatroda. Sözcüklerin sihirli dili sayesinde kendinizi, karakterine can veren oyuncunun yerine koyduğunuzu fark edersiniz. Birebir oyuncuyla canlandırdığı karaktere bürünürsünüz. Bazı sahnelerde hayatın ta kendisi vardır. Acı, hüzün, neşe… Tiyatro yaşamın görüntüsüdür. Aynı zamanda bir bakmışsınız tarihte yolculuk yapmış savaşın içinde bulmuşsunuz kendinizi, topun tüfeğin içinde.  Günceldir, aykırıdır, bütünleştiricidir.

Ümit Kireççi “Açılsın Perdeler” yapıtında tiyatro için şöyle der, “Elbette yetişkinin görevi yol göstermektir. Elbette masallar güzeldir. Elbette çevre, barış ve hayvanlar önemlidir. Ancak hızla akıp giden günler içinde çocuğun, ergenin, gencin sorunları vardır ve bunları dile getirebileceği bir alana ihtiyaç duymaktadır. “Tiyatro, bireyin; özellikle de aynı sorunları paylaşan belirli bir grupla, kendini ifade etmesi için kullanabileceği pratik bir alandır. İzleyici-oyuncu bu sanat dalı aracılığıyla sanatın temel işlevlerini yerine getirerek iletişim kurabilir, sorunlarını masaya yatırabilir, koşulları sorgular, belki de kendi eksikliğiyle yüzleşebilir. Üstelik de bunu sanatsal bir yolla yapma şansı yakalar.”

Amatörce olsa bile bir tiyatro oyununda küçük dahi rolünüz varsa dayanışmayı, topluluk önünde konuşmayı, vücut dilinizi kullanmayı, düşüncelerinizi eyleme geçirmeyi, estetik yönlerinizi geliştirme yollarını öğreniyorsunuz. Nice güzel insanlar yıllarca kamuda görev yaptıktan sonra içlerindeki tiyatro yeteneğini keşfedip farklı karakterlere bürünüp oyunlarını sergiliyorlar. Sahnede olmaktan haz alıyorlar. Gönüllü tiyatrocular karşılığında hiçbir şey beklemeden kendilerini mutlu ettiklerini ve beyin jimnastiği yaptıklarını, provalarda tiyatroya ayırdıkları vaktin kendilerini günün karmaşasından uzaklaşıp dinlendirdiğini söylüyorlar.

Kanımca diğer sanatlar da olduğu gibi tiyatro da seyredenlere; insana dair mesajlar veriyor, toplumun bir üyesi olarak özene dikkat çekiyor, insanı insana yakından tanıtıyor. Toplumunu bilinçlendirip, sorunlara nesnel gözle bakılmasını sağlarken toplum duyarlılığını artırıyor. Daha huzurlu, daha gelişmiş, daha kültürlü toplum olmamızı sağlar tiyatro. En önemlisi birbirimizi anlamayı..

Yaşamın renkleri içinde uçuşurken tiyatroyu deneyimliyorum. Hayat da bir tiyatro değil midir? Her gelen rolünū oynar ve sahneden çekilir. Havran Koca Seyit Tiyatro ekibinin bir parçası olmak çok keyifli. Sağlık çalışanlarımıza ithafen hazırlanmış 9. Nöroloji Koğuşu oyununda dr. İmran rolüyle yer aldım. 5/6 yıldır tiyatroyla yakından ilgilenen emekli bir askerin içinden tiyatro canavarı çıkan eşim Veli Akay ve arkadaşlarım ile sahnede olmak geleceğe yazılmış mutlu bir anıdır.

“Sahip olduğumuz sağlık zenginliğinin farkında değilizdir aslında. Ancak kaybettiğimizde anlarız onun değerini. Ve işte o zaman daha önce kapısından bile geçmek istemediğimiz hastanelerde bir mekân tutarız kendimize. Orada tanırız beyaz yüzlü, beyaz önlüklü doktor ve hemşireleri. Orda anlarız hastane personelinin sabahlara kadar süren bitmek tükenmek bilmeyen insanlık için uğraşlarını.” Böyle diyor 9. Nöroloji Koğuşu oyununun yazarı ve yönetmeni Hüseyin Türe. Tüm sağlık çalışanlarımıza saygıyla...

AYŞEGÜL AKAY

YAZAR

YorumlarBu habere hiç yorum yapılmamış     'İLK YORUMU SEN YAP'

Adınız Soyadınız:

E-Postanız:

Yorumunuz:

8 + 2 = ?